Özel Harekat Branş Yönergesine Göre Branştan Çıkarılan Polisin Özel Harekat Branşına İadesi

           Emniyet Teşkilatı içindeki özel branşlar, polis memurlarının uzmanlık alanlarını belirlerken, bu branşlardan çıkarılma süreçleri de belirli yasal düzenlemelere tabidir. Ancak bazen, alt düzeydeki düzenlemelerin üst normlara aykırı hükümler içermesi, hukuka aykırı sonuçlar doğurabilir. Samsun 3. İdare Mahkemesi’de görülen bu davada, Özel Harekat branşından çıkarılan bir polis memurunun durumu üzerinden, “normlar hiyerarşisi” ilkesinin bu tür idari işlemlerdeki rolünün önemine vurgu yapılmaktadır.

Olayın Özeti ve Branştan Çıkarılma Süreci

           Dava, ……. İl Emniyet Müdürlüğü’nde Özel Harekat branşında görevli bir polis memurunun, Özel Harekat branşından çıkarılarak genel hizmet statüsüne aktarılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır. Davacı polis memuru, …/…/2024 tarihinde ikametinde kendi silahıyla yaralanması sonucu hakkında adli ve idari soruşturma başlatılmıştır. Davalı idare (Emniyet Genel Müdürlüğü), bu soruşturmalar nedeniyle davacının Özel Harekat Branş Yönergesi hükümlerine göre branştan çıkarıldığını savunmuştur. Biz ise müvekkilimiz hakkında verilmiş bir ceza bulunmadığını, idarenin takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun kullanmadığını ileri sürerek işlemin hukuka aykırı olduğunu iddia etmekteydik.
 
           Davalı idare, davacı hakkında kendisini yaralamasıyla ilgili disiplin soruşturması başlatıldığını ve Emniyet Hizmetleri Sınıfı Özel Harekat Branş Yönergesi’nin 10/1-(c) maddesi uyarınca adli/idari bir suçtan dolayı soruşturma geçirenlerin özel harekat branşından çıkarılacağını belirtmiştir. Bu yönerge hükmü esas alınarak, davacı hakkında devam eden adli-idari soruşturma bulunması sebebiyle branştan çıkarılmasına karar verilmiştir. 
 
……. 3. İdare Mahkemesi, dava dosyasını incelerken kritik bir hukuki çelişki tespit etmiştir:
1. Adli Soruşturmanın Akıbeti: Davalı idare, davacı hakkında adli soruşturma başlatıldığını belirtse de, ….. Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada …/…/2024 tarihinde Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair karar verildiği ortaya çıkmıştır. Yani, davacı hakkında adli yönden herhangi bir suç unsuru bulunmamıştır.
2. İdari Soruşturmanın Durumu: Aynı olay nedeniyle Emniyet Genel Müdürlüğü’nce başlatılan idari tahkikatın ise henüz sonuçlanmadığı ve davacıya herhangi bir ceza verilmediği anlaşılmıştır.
Mahkeme, bu noktada normlar hiyerarşisi ilkesini devreye sokmuştur. Normlar hiyerarşisi, hukuki düzenlemelerin hiyerarşik bir sıralama içinde bulunması ve alt normların üst normlara aykırı olamayacağı anlamına gelir. Bu ilkenin doğal sonucu olarak, bir alt norm, dayanağını oluşturan üst normu genişleten veya daraltan hükümler içeremez.
Burada çelişki şuradadır:
Emniyet Hizmetleri Sınıfı Branş Yönetmeliği’nin 10. maddesi, “adli ve/veya idari bir suçtan dolayı ceza almış olanlardan çalıştığı branşta verimli olamayacağı anlaşılanların” branştan çıkarılabileceğini açıkça belirtmektedir.
Ancak, dava konusu işleme esas alınan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Özel Harekat Branş Yönergesi’nin 10/1-(c) maddesi, “adli ve/veya idari bir suçtan dolayı soruşturma geçirenler“in özel harekat branşından çıkarılabileceğini öngörmektedir.
Mahkeme, Yönerge hükmünün, dayanağını aldığı üst norm niteliğindeki Yönetmelik hükmünden farklı ve daha kısıtlayıcı bir düzenleme getirdiğini tespit etmiştir. Yönetmelik bir “ceza alınması” şartı ararken, Yönerge sadece “soruşturma geçirilmesini” yeterli görmüştür. Bu durum, normlar hiyerarşisine açıkça aykırıdır.
Ayrıca, idare tarafından davacının çalıştığı hizmette verimli olamadığı veya hizmeti olumsuz etkilediğine dair herhangi bir bilgi veya belge sunulmadığı da mahkeme kararında belirtilmiştir.
 

Mahkemenin Kararı ve Özlük Haklarının İadesi

           Yukarıda açıklanan nedenlerle, ……… 3. İdare Mahkemesi, Yönergenin normlar hiyerarşisine aykırı düzenlemesini esas alarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığına karar vermiştir.
Mahkeme, dava konusu işlemin iptaline hükmederek, hukuka aykırı olduğu yargı kararı ile saptanan işlemden dolayı yoksun kalınan özlük haklarının davalı idarece davacıya iade edilmesi gerektiğine de karar vermiştir.
 
           Bu karar, idarenin yaptığı işlemlerde yasal düzenlemelerin hiyerarşisine uygun hareket etmesinin ve temel hakları kısıtlayıcı düzenlemelerin ancak üst normlarda açıkça belirtilen sınırlara bağlı kalmasının önemini vurgulamaktadır. Özel harekat branşından haksız yere çıkarılan bir polis memurunun branşına iadesi, hukukun üstünlüğü ilkesinin önemli bir yansımasıdır.

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir